Emrecan Uzunhan’ın bilinmeyenleri

GOAL Türkiye’den Emre Sarıkuş, Emrecan Uzunhan’ı anlatıyor…

Emrecan Uzunhan’ı geçtiğimiz sezondan beri oynadığı tüm maçlarda izleme şansına sahip oldum. İç saha maçlarının tamamına gittim. Bu sayede çalışkan bir oyuncunun potansiyelini nasıl birden gerçekleştirebildiğine tanıklık ettim. Bu özel bir deneyimdi. Çünkü gördüğüm, bir sene içerisinde yaşadığı zorluklara rağmen hızlı bir yükseliş gösteren çok önemli bir oyuncuydu.

Emrecan tam gelişim göstereceği sırada zemine bağlı bir kas sakatlığı yaşadı – ki kas grupları güçlü olduğu için bunun farkına tetkiklerde geç varılmıştı – bu nedenle de birkaç ay sahalardan uzak kaldı. Genel olarak takım savunması iyi olan İstanbulspor’un savunma hattı da bu dönemde olumsuz etkilenmişti. Alanı iyi okuyan, pozisyon bilgisi yüksek, atak sürekliliğine katkı sunan ve birinci bölgeden çıkışı rahatlatacak bir oyuncunun varlığını dört ay boyunca aradı İstanbulspor. Takıma döndükten sonra kısa sürede oyuna katkısı belirgin ölçüde fark edilen Emrecan’ın performansı İstanbulspor’un play-off serüveninde önemli rol oynadı.

Bazı oyuncuları tek bir yönden yarattıkları fark öne çıkarır. Emrecan Uzunhan, fizik, teknik, oyun görüşü ve mental açıdan bir bütün olarak değerlendirildiğinde çok büyük bir potansiyel. Emrecan’ın tek maçını izleyen onu eksik yorumlayabilir ya da potansiyelinin farkına net bir şekilde varmayabilir. Ancak onu uzun bir süredir izliyorsanız bu gelişimin her oyuncuda kolay kolay gerçekleşmeyen bir sıçrama olduğunu görebiliyorsunuz.

Onu benden çok daha önce, 2018’den beri izleyen ve benim de izlememi tavsiye eden scout Harun Gündüz de Emrecan’ın top sürme, oyun kurma ve atağa katılma gibi önemli özelliklerinin sonradan edinilmediğini, alt yaş gruplarından beri bu özelliklerinin geliştiğini belirtmişti. Kaldı ki, Emrecan 16 yaşına dek sol bek pozisyonunda da oynamış. Tıpkı örnek aldığı ve her hafta görüntülerini izlediği Giorgio Chiellini gibi…

Tam da bu noktada, Valérien Ismaël’in üçlü savunma kurgusunda sadece baskı, top kazanımı ve top kullanımı becerisiyle değil Ismaël’in çok önem verdiği çalışkanlığı, hırsı ve kararlılığıyla da en önemli oyuncularından biri olacağı söylenebilir.

Emrecan örnek aldığı Chiellini gibi üniversitede okuyor. Antrenörlük ve spor bilimlerinde bölüm ikinciliği derecesi var. Oyuna fazlasıyla kafa yoruyor, maçlardan sonra hem takım oyununu hem kendi oyununu analiz ediyor. Hatalarından ders çıkaran ve kendisini geliştiren bir oyuncu. Rakibe ilk baskı, hızlı oyunculara karşı hamle üstünlüğü kazanma pratiklerini de yine Chiellini’yi izleyerek almış durumda. Top kullanımı ve atak katılımları konusunda ise Aymeric Laporte ve Virgil van Dijk’i izliyor.

Emrecan’ın sahip olduğu analitik düşünme becerisi, neden-sonuç ilişkisi kurma ve kendisini sadece oyuncu olarak değil bir entelektüel olarak da geliştirme çabası onu Avrupa’ya gittiğinde hiç yabancılık çekmeyecek bir seviyeye ulaştırmış durumda. İngilizce biliyor; Jose Saramago’yu, Sabahattin Ali’yi ve çok iyi bir Beşiktaşlı da olan Yusuf Atılgan’ı okumayı seviyor. Maçlara giderken kulaklığında metal müzik çalıyor ve stadyum konserine gidemediği için çok hayıflandığı Mor ve Ötesi’nin hayranı.

Emrecan’ın bu gelişiminde belki de en önemli pay, onu her maç yerinde takip eden ailesine ve en çok da ağabeyi edebiyat öğretmeni Şenol Bey’e ait. Bir sakatlık nedeniyle futbolu bırakmak zorunda kalan Şenol Uzunhan, Emrecan’ın sadece ağabeyi değil, küçük yaşlarından itibaren onun yoldaşı ve sağduyusu.

Beşiktaş bu sezon Ceyhun Kazancı ve Valérien Ismaël önderliğinde sistemine uygun nokta atış transferler gerçekleştirdi. Geçtiğimiz sezonun son sekiz maçındaki doğrudan hücum temelli oyun pratiğinin gelişmesi için de savunma belki de en önemli noktaydı. Emrecan Uzunhan sahip olduğu özellikler ve çalışma azmiyle bu oyun pratiğinin değişmez oyuncularından biri olacaktır.